Keloid Tedavisi

Keloidler, ciltte normal iyileşme sürecinin kontrolsüz bir şekilde ilerlemesi sonucu ortaya çıkan, kabarık, sert ve çoğu zaman cilt yüzeyinden belirgin olarak yükselen yara izleridir. Genellikle bir travma, cerrahi girişim, piercing, yanık, akne veya enfeksiyon sonrası gelişir, ancak bazı kişilerde çok küçük bir çizik ya da tahriş sonrası bile oluşabilir. Keloidler iyi huylu (kanser olmayan) lezyonlardır, ancak görünüm ve yarattıkları rahatsızlık nedeniyle hem estetik hem de fonksiyonel açıdan tedavi gerektirebilirler.

Keloid Nedir?

Keloid, genetik yatkınlığı olan bireylerde, cilt iyileşmesi sırasında kollajen üretiminin kontrolsüz artması ile ortaya çıkan, iyi huylu fibröz cilt tümörüdür. Normal bir yara izi deriden hafif kabarık ve zamanla soluk hale gelirken, keloid yara sınırlarının ötesine taşarak giderek büyüme eğilimi gösterir.

En sık olarak şu bölgelerde görülür:

• Göğüs ön duvarı
• Sırt ve omuzlar
• Kulak memeleri (özellikle piercing sonrası)
• Çene hattı ve boyun
• Kafa derisi

Küçük bir cilt aşınması ya da iğne girişi bile bazı hastalarda keloid oluşumuna neden olabilir. Bu nedenle keloid gelişme riski, yaranın büyüklüğü veya derinliği ile her zaman doğru orantılı değildir.

Keloid Neden Oluşur?

Cilt yaralandığında, vücut bu hasarı onarmak için kollajen adı verilen yapısal proteini üretir. Normal yara iyileşmesinde kollajen üretimi ve yıkımı arasında bir denge vardır. Keloid gelişiminde ise:

• Fibroblast adı verilen cilt hücreleri aşırı miktarda kollajen üretir,
• Bu fazla kollajen ciltte kabarık, sert ve deri sınırını aşan bir dokuya dönüşür,
• Yara iyileştikten çok sonra bile kollajen üretimi devam edebilir.

Keloid oluşumuna yol açabilen durumlar:

• Kesiler, yaralanmalar
• Cerrahi izler
• Yanıklar
• Şiddetli akne izleri
• Suçiçeği sonrası izler
• Böcek ısırıkları
• Piercing ve dövmeler
• Aşı veya enjeksiyon bölgeleri

Keloid gelişiminde; genetik yatkınlık, koyu ten rengi, genç erişkin yaş grubu (özellikle 10–30 yaş arası), vücudun gergin cilt bölgeleri (göğüs, sırt, omuz) ve tekrarlayan travmalar önemli risk faktörleridir.

Neden Sizde Keloid Gelişmiş Olabilir?

Keloid, herkeste rastlanan bir yara izi tipi değildir. Bazı kişilerde cilt iyileşme süreci diğer insanlara göre daha “agresif” seyreder. Bunun başlıca nedenleri:

• Genetik yatkınlık: Aile bireylerinde keloid öyküsü olması riski artırır.
• Cilt tipi: Koyu tenli kişilerde (Fitzpatrick tip IV–VI) keloid daha sık görülür.
• Cilt gerginliği: Göğüs, omuz ve sırt gibi derinin gergin olduğu bölgelerde risk daha yüksektir.
• Yaş: Çocuklar ve genç erişkinlerde fibroblast aktivitesi daha yüksektir, keloid eğilimi artabilir.

Keloidin Belirtileri Nelerdir?

Keloidler klinik görünüm ve şikâyetler açısından bazı ortak özellikler taşır:

• Yavaş başlangıç ve ilerleyici büyüme:

İlk belirtiler genellikle yaralanmadan 3–12 ay sonra ortaya çıkar. Bazı keloidler aylar içinde hızlı büyürken, bazıları yıllar boyunca yavaş yavaş genişleyebilir.

• Kabarık ve renkli yara izi:

Çoğunlukla pembe, kırmızı ya da mor renkli kabarık bir doku şeklinde başlar. Zamanla çevre cilde göre daha koyu bir renge dönebilir. Keloidin kenarları çoğu zaman merkezine göre daha koyu tonda olur.

• Sert veya lastiksi kıvam:

Bazı keloidler yumuşak ve hamur gibi, bazıları ise sert ve lastiksi yapıda hissedilir.

• Kaşıntı, hassasiyet ve ağrı:

Büyüme döneminde kaşıntı, yanma hissi, dokunmakla hassasiyet veya ağrı görülebilir. Keloidin büyümesi durduğunda bu şikâyetler genellikle azalır.

• Yerleşim yerleri:

En sık boyun, omuz, göğüs, sırt ve kulaklarda görülür, ancak vücudun hemen her bölgesinde gelişebilir.

Keloid ve Hipertrofik Skar Arasındaki Fark

Keloidler sıklıkla hipertrofik (kabarık) skarlarla karıştırılır. Ancak bu iki yara izi tipi arasında önemli farklar bulunur ve tedavi planı açısından bu ayrım klinik olarak önemlidir.

Keloid Tanısı Nasıl Konur?

Keloid tanısı çoğu zaman klinik muayene ile konur. Dermatoloji veya plastik cerrahi uzmanı:

• Yaranın hikâyesini (ne zaman, nasıl oluştuğunu),
• Büyüme hızını ve sürecini,
• Eşlik eden kaşıntı, ağrı gibi şikâyetleri,
• Aile öyküsünü ve daha önce oluşan diğer izleri değerlendirir.

Nadiren, tanının net olmadığı veya başka bir deri tümöründen şüphelenildiği durumlarda cilt biyopsisi gerekebilir.

Keloid Tedavisi Nedir?

Keloid tedavisinin amacı:

• Estetik görünümün iyileştirilmesi,
• Kaşıntı, ağrı ve hassasiyet gibi semptomların azaltılması,
• Keloidin büyümesinin durdurulması ve mümkünse küçültülmesidir.

Tek bir “mucize” yöntem yoktur. Genellikle keloidin büyüklüğüne, yerleşim yerine, hastanın yaşına ve öyküsüne göre kombine tedavi planlanır.

Keloid tedavisi ve keloid tedavisi fiyatları ile ilgili detaylı ve kişiye özel bilgi almak için +90 212 241 46 24 numaralı telefondan bizi arayabilir veya İstanbul–Nişantaşı’ndaki kliniğimizi ziyaret edebilirsiniz. Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri gereği, internet sitemizde doğrudan fiyat paylaşmamamız yasal bir zorunluluktur.

Keloid Tedavi Yöntemleri

Steroid (kortikosteroid) enjeksiyonları

Keloid tedavisinde en sık kullanılan yöntemlerden biridir. Lezyon içine belirli aralıklarla kortikosteroid enjeksiyonu yapılır:

• Kollajen sentezini azaltarak keloidin yumuşamasını ve düzleşmesini sağlar,
• Kaşıntı ve ağrı şikâyetlerini hafifletir,
• Tek başına veya diğer tedavilerle kombine kullanılabilir.

Silikon jel ve silikon tabakalar

• Özellikle taze keloid ve hipertrofik skarlarda destekleyici tedavi olarak tercih edilir:
• Bölgeye düzenli uygulanırken bası ve nemlendirme etkisi ile skarın düzleşmesine yardımcı olur,
• Ameliyat sonrası dönemde yeni keloid gelişme riskini azaltmak için koruyucu amaçla kullanılabilir.

Bası (kompresyon) tedavisi

• Kulak memesi keloidlerinde sık kullanılan bir yöntemdir. Piercing sonrası oluşan keloidlerde:
• Özel klips veya baskı küpeleri ile bölgeye sürekli bası uygulanır,
• Genellikle cerrahi sonrası nüks riskini azaltmak için steroid enjeksiyonu ile kombine edilir.

Cerrahi eksizyon (keloidin çıkarılması)

Keloidin cerrahi olarak kesilip çıkarılması tek başına çoğu durumda yeterli değildir, hatta tek başına yapıldığında nüks yani tekrar büyüme riski oldukça yüksektir. Bu nedenle:

• Cerrahi eksizyon çoğunlukla steroid enjeksiyonları, silikon tedavisi, bası tedavisi veya radyoterapi ile kombine edilir.
• Özellikle çok büyük, günlük yaşamı etkileyen ya da fonksiyonel kısıtlılığa yol açan keloidlerde değerlendirilir.

Lazer tedavileri

Bazı keloid ve hipertrofik skarlarda:

• Lazer ile lezyonun renginde açılma, yüzeyinde düzleşme ve kaşıntıda azalma sağlanabilir,
• Genellikle steroid enjeksiyonu ve silikon tedavisi ile birlikte kullanıldığında daha iyi sonuç verir.

Kriyoterapi (dondurma tedavisi)

Sıvı nitrojen ile keloid dokusunun kontrollü şekilde dondurulması esasına dayanır:

• Küçük lezyonlarda veya enjeksiyonla kombine edildiğinde etkili olabilir,
• Bazı hastalarda hipopigmentasyon (bölgede açılma) riski nedeniyle özellikle koyu tenli bireylerde dikkatli planlanmalıdır.

Diğer destekleyici tedaviler

Bazı durumlarda, topikal veya sistemik ilaçlar (örneğin bazı antimetabolitler) keloid tedavisine eklenebilir. Her hasta için uygun seçenekler, dermatolog veya plastik cerrah tarafından klinik değerlendirme sonrası belirlenir.

Keloid Tedavisi Kimler İçin Uygundur?

Keloid tedavisi aşağıdaki durumlarda özellikle gündeme gelir:

• Estetik görünümü belirgin şekilde bozan,
• Kaşıntı, ağrı, hassasiyet gibi şikâyetlere yol açan,
• Giysi, takı veya hareketle tahriş olan,
• Psikolojik rahatsızlık ve özgüven kaybı oluşturan lezyonlar.

Tedavi planlanırken:

• Keloidin boyutu,
• Yerleşim yeri,
• Hastanın yaşı ve cilt tipi,

Daha önce uygulanan tedaviler ve bunlara verilen yanıt mutlaka dikkate alınmalıdır.

Keloid Tedavisi Fiyatları

Keloid tedavisinde fiyatlar, kullanılacak tekniğe, seans sayısına, keloidin büyüklüğüne ve doktorun uzmanlık düzeyine göre değişir. Sağlık Bakanlığı mevzuatı gereği internet üzerinden net fiyat paylaşmak yasaktır; bu nedenle muayene sonrasında kişiye özel fiyatlandırma yapılır.

Keloid Oluşumu Nasıl Önlenebilir?

• Keloid eğilimi olan bireylerde, yeni travma ve gereksiz girişimlerden kaçınmak büyük önem taşır.
• Mümkünse kozmetik piercing ve dövme işlemleri tercih edilmemelidir.
• Cerrahi girişim gerekiyorsa, kesi planı ve dikiş tekniği keloid riski düşünülerek planlanmalıdır.
• Ameliyat sonrasında yara izi üzerine silikon jel, silikon sheet ve gerekirse steroid içeren tedaviler koruyucu amaçla kullanılabilir.
• Akne ve inflamatuar deri hastalıkları erken dönemde tedavi edilmelidir.

Keloid Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Keloid tamamen yok edilebilir mi?

Keloid tedavisi ile lezyon belirgin oranda düzleştirilebilir, yumuşatılabilir ve şikâyetler azaltılabilir. Ancak keloid eğilimi olan bireylerde “hiç iz kalmaması” çoğunlukla gerçekçi bir beklenti değildir. Amaç, hem görünüm hem de konfor açısından en iyi, en dengeli sonucu elde etmektir.

Keloid tekrarlar mı?

Ne yazık ki keloidler nüks etme eğilimi yüksek lezyonlardır. Bu nedenle tedavide tek yöntem yerine kombine yaklaşımlar tercih edilir ve takip süreci önemlidir. Uygun planlama ve düzenli kontrollerle nüks riski azaltılabilir.

Keloid tedavisi ağrılı mıdır?

Steroid enjeksiyonu, kriyoterapi veya lazer gibi işlemler sırasında hafif yanma veya batma hissi olabilir. Çoğu işlem öncesinde bölge lokal anestezik kremlerle uyuşturularak konfor artırılır. İşlemler genellikle tolere edilebilir düzeyde ve kısa sürelidir.

Evde krem veya yağlarla keloid geçer mi?

Keloid, yalnızca kozmetik krem veya yağlarla tamamen yok edilebilecek bir yara izi tipi değildir. Bu ürünler cildi nemlendirerek hafif rahatlama sağlayabilir, ancak keloidin boyutunu veya kabarıklığını anlamlı düzeyde azaltmaz. Bu nedenle keloid tedavisi mutlaka tıbbi bir değerlendirme ve profesyonel müdahale gerektirir.

Keloid tedavisi ve sizin için en uygun seçenekler hakkında ayrıntılı bilgi almak için kliniğimizle iletişime geçebilir, uzmanlarımızdan randevu alarak detaylı cilt değerlendirmeniz sonrasında kişiye özel bir tedavi planı oluşturabilirsiniz.